Stockpiler (of sth scarce
2021
Sürekli olarak değişen kur sebebiyle giderek artan 'stokçu' satıcılar yüzünden tüketiciler mağdur olmaya devam ediyor
üretilip satışa hazır duruma getirilmiş, depolanmış malların toplam miktarı
Finansman sorunları yaşayan sanayicinin yüksek maliyetlerle stokta mal tutma lüksü bulunmadığına işaret eden sektör temsilcileri, stokun üretimde devamlılığın güvencesi
Almanca İngilizce Sözlük
Son dakika haberi SABAH’ın Türkiye’nin gündemine getirdiği, arabaları site otoparklarına saklayarak fiyatların şişmesine neden olan stokçu otomotiv bayilerine ilk ceza
hapis
TDK (Türk Dili Kurumu) stokçuluk teriminin kökü olan “stok” için “yığılım”, “stokçu” için ise “stok yapan kimse, istifçi” tanımını yapıyor
Stokçu bayiler patladı araçlar elinde kaldı! Sıfır otomobillerde büyük indirim
Degerli tüketiciler bizler stokçu değiliz satacak ürün bulmakta sorun yaşıyoruz" demişti
I don't think cassandra's simply a hoarder
bir malı, ürünü depolayıp fiyat artışını beklemek stokçuluktur
Ama öte yandan stokçu filo şirketleri günde iki-üç araç satıyorlar
BURSA - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Muhtarlar Toplantısı’nda stok yapılan depoların basılacağını açıklarken, Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan denetimlerde, bir binanın giriş katında çuvallarla istiflenmiş yaklaşık 35 ton patates ele geçirildi
Uzun süredir Yamaha,Honda gibi markalardan liste fiyatından motosiklet almak bir hayal oldu